Sunu anliyorum ki 80lerde ben ZX Spectrum sahibiyken ulkede diger makineler konusundaki gelismeleri pek izlememisim. O yillarda QL hakkinda Turkce yazi yayinlanmasini birak, Turkiyede QL oldugundan bile habersizdim.
Hiçbirimizin doğru düzgün haberinin olduğunu sanmıyorum. En azından bu kadar detaylı. Hem yaşlar epey küçüktü hem de olanaklar kısıtlıydı. Aradan yıllar geçtikten ve internet ile bilgiye boğulduktan sonra konuşmak kolay oluyor bizim için. Hadi İstanbul'da Compex ve Commodore Show vardı. Ankara'da fuar oluyor muydu o yıllarda mesela? Bir de İstanbul, Ankara ve İzmir gibi şehirlerin dışında yaşayanları düşünsene.
Daha önce başka bir başlıkta yazmıştım sanırım. Eğer ben ortaokul ve liseye giderken vapur kullanıyor olmasaydım, büyük ihtimalle bu kadar çeşitli dergiden haberim olmazdı. İskeledeki dergiciler ciddi oranda çeşit barındırıyordu. O zamanlar bugünkü gibi kitapçılar falan da pek dergi satmıyordu. Satanlarda ise Elo, Eğitimde Bilgisayar, Mikroprogram, Bilgisayar Dünyası, RAM Bilgisayar gibi dergiler bulmak pek de mümkün değildi. Çünkü dağıtım kanallarında tekelleşme vardı. Eğer bu kanallardan birine dahil değilsen kendine yer bulamıyordun. Şimdi burada isim zikretmeyeyim ama böyle ciddi sorunlar vardı.
Bir de unutmadan, yeri gelmişken; Veysel Güleryüz, Münip Öniz ve Mahir Çelikkanat gibi gerçekten meraklı, özenli ve öncü isimleri de saygıyla anmak lazım. Yoksa nerede okuyacaktık böyle güzel dergileri...
Ustelik senin bitte buldugun makinenin disk interfaceli olmasi da gosteriyor ki oldukca ciddi kullanicilari da mevcutmus.
Sam Coupe alabilseymişsin sen de o azınlıktan olacaktın: Zamanında zamanın ötesinde cihaz sahibi olabilen mutlu kitle!
Ve hala bir turlu aklimin almadigi sey, bu makineler nasil olmus ta bit pazarina dusmus. Eskiyen bilgisayarimi gidip bit pazarinda satmak benim aklimin ucundan gecmez. Sana 7 liraya sattiysa adam kendisi onu 3 liraya almistir. Bilgisayar sahibi olacak ekonomik seviyede birisi de gidip 3 lira icin bitte QL satmaz gibi geliyor. Adamlar copten filan mi bulup bitte satiyorlar acaba..
Bitpazarının epey bir kısmı çöpten çıkmadır zaten. Yoksa kimsenin birşey alıp sattığı yok. Son yıllara kadar fiyatların makul olmasının sebebi de çöpten çıkma maliyetinin olmaması. Ha çöpe nasıl gidiyor bu kadar cihaz dersen; valide, sıtkın sıyrılması(illahlah) ve basiret bağlanması faktörleri sayılabilir. Ama bence memleket şartlarında, en önemlisi valide faktörüdür. Sen okumaya şehir dışına gidersin, odan temizlenir ve eskilerin atılır. Sen evlenirsin, odan temizlenir ve eskilerin atılır. Sen günlük olarak işe gidersin, odan temizlenir ve eskilerin atılır
Hatta bir tane temiz kutulu, bir tane de kurcalama için sadece çalışır vaziyette bulmalı
Bu ne guzel bi felsefeymis
Onun devamı da var ama yazmaya utandım
Herbiri için birer tane de organ donörü olarak lazım. Yani ideali böyle oluyor sanırım
Yillar once bir bilgisayarcida kutulu QL cikmisti karsima. Yuksek bir rafin uzerinde tozlanmaya terk edilmis bekliyordu. Almamistim ve pek de geri donup pismanlik duymamistim ama simdi aklima gelince bak belki alsaymisim fena olmazmis.
Adresi ne demiştin o bilgisayarcının
Hemen itiraz etme bak... Hatırlarsan sana bir kitapçıdan bahsetmiştim birkaç ay önce... Detayları henüz paylaşmayalım ve sürpriz bozulmasın ama hayatın içinde böyle hoş sürprizler de olabilir yani