Gönderen Konu: İstanbul'da bir zamanlar C64 ve Amiga oyunu satan dükkanlar  (Okunma sayısı 1055 defa)

0 Üye ve 1 Ziyaretçi konuyu incelemekte.

Çevrimdışı burakem

  • Retromanik
  • *****
  • İleti: 6
Selamlar,

Foruma yeni katılan birisi olarak biraz çocukluğumda oyunları satın aldığım yerlerden bahsetmek istedim.

İlk Commodore 64 kaset oyunlarını aldığım Flamingo Computer, Şişli'de yer alırdı. İlk oyunlarım He-Man (Adventure olanı değil, platform) ve Game Over 2 idi. Mecidiyeköy'de oturduğumuz için yürüyerek gidilebilen bir yerdi. Annemle birlikte gider bakardık. Flamingo Computer'ın dışındaki vitrinde oyun posterleri acaip ilgimi çekerdi. Burası aynı zamanda Computer + Video Games dergisini düzenli olarak almaya başladığım yerdir. Sadece 2 adet geldiği için aybaşlarında neredeyse hergün gidip geldi mi geldi mi diye bakardım. Dükkanda sarışın kısa dik saçlı bir çocuk bulunurdu.

Daha sonra Amiga ile birlikte Nişantaşı'nda Abacus bilgisayarı keşfettim. Artık oyunları kendim almaya gidiyordum. Zeminin az altında yer alan bu dükkan ile aklımda kalan en önemli anlar X- Copy ile oyunların çekilmesini beklerken içerdekilerin oynadığı TV Sports Basketball oyunun ses efektleri (Spor ayakkabının sahada çıkarttığı sesler)

Bakırköy UFO bilgisayar, Beşiktaş 64'ler dergisi ve Show Bilgisayar diğer aklımda kalan yerlerden...

Amiga'da ilk oyunumu 64'ler dergisinden almıştım. Paramı virüs temizleme disketine harcamayıp, Indiana Jones Last Crusade (Kod sayfalarıyla orjinal çekim), Space Quest 1 ve Zak McKraken'i almıştım. İlk taktığım Space Quest'ten virüs bulaşınca o akşam hiç oyun oynayamayıp, ertesi günü beklemek zorunda kalmıştım.

Çevrimdışı codewarrior

  • RAAT
  • Retroman
  • *
  • İleti: 30
Ynt: İstanbul'da bir zamanlar C64 ve Amiga oyunu satan dükkanlar
« Yanıtla #1 : 15 Şubat 2020, 19:13:01 »
Merhaba,

Sanırım bu ilk mesajınız. Hoşgeldiniz. 'Merhaba' forumunda kendinizi tanıtmayı unutmayın.

Selamlar.

Çevrimdışı Alco

  • Yönetici
  • Özgür Retrocu
  • *
  • İleti: 2132
  • "Kahraman olmak, dürüst olmaktan kolaydır" Luigi P
    • Sizin Amstrad
Ynt: İstanbul'da bir zamanlar C64 ve Amiga oyunu satan dükkanlar
« Yanıtla #2 : 21 Şubat 2020, 14:34:30 »
Benim o dönemlerde Avrupa Yakası bilgisayarcıları ile fazla teşrik-i mesaim olmamıştı. 85'de Amstrad CPC 464'ü Karaköy'de bir dükkandan almıştık. İlk aylardan itibaren oyun/dergi/program sıkıntısı başlamıştı. Oyunların başlarında C64 introları gibi değilse bile Basic ile yazılmış çok basit reklamlar oluyordu. En çok gördüğüm ise DAĞ Bilgisayar diye birisine aitti. Hayatında tek başına Mecidiyeköy'e gitmemiş 12 yaşında bir çocuk olarak o bahane ile Kadıköy'den Mecidiyeköy'e gidip yerini bulmuştum. Bu arkadaşın babası yanlış hatırlamıyorsam telekom işleri yapan varlıklı birsiymiş. Bu da onun şirketi üzerinden İngiltere'den orjinal oyunları getirip, çoğaltıp satıyordu. Kendisi de Tarhan Koleji'nde öğrenciydi.

Neyse sonra olaylar çok hızlı gelişti ve kendisi de buralarda olan ismi lazım değil bir arkadaşım ile Anadolu Yakası'nda hemen hemen tüm bilgisayarcılara Amstrad oyunları dağıtmaya başladık. Ailem kalıp işleri yapıyordu ve o vesile ile tanıdığımız, boş kaseten üreten bir müşterimiz vardı. Onun İMÇ arkasındaki atölyesinden boş kaset alıp Anadolu Yakası'nda fırtına gibi esiyorduk. Haliyle bu taraftaki hemen herkesi tanıyordum.

Şöyle hızlıca aklıma gelenler;

Electromode (Ümit): Yeri Sahrayıcedid'de minibüs yolu üstünde caminin hemen orada idi. Ağırlıklı olarak Amstrad oyunları satardı. Böyle iri yarı sakallı bir arkadaş idi. Daha sonra bilgisayar işini bıraktı ve dükkanda Elektromode Bebe ve Çocuk Mobilyası tabelasını görmüştüm.

Aysa: Küçükyalı'da idi. Amstrad döneminde değil ama sonrasında bir vesile ile birkaç gün yanlarında çalışmıştım.

Hikmet Bilgiişlem: Yerine bir ya da iki kez gittiğim küçük bir dükkandı. Esas tanışıklığım elinde bond çanta ile dükkan dükkan dolaşıp Amiga/Commodore çipleri sattığı dönemdendir. Özellikle Özvatan Bilgisayara epey gelip giderdi. Ekşi'de hakkında detaylı muhabbet dönmüş.

Egsa (Selçuk): Baba Cengiz ve oğlu Selçuk şeklinde işletiyorlardı. İlk yerleri Kadıköy Hasırcıbaşı'nda bodrum kat bir daire idi. Sonra Kadıköy Anadolu karşı sokağına taşındılar. Maceralarımız çoktur ama anlatmayacağım. Şimdilerde Selçuk Turizm sektöründe bir beyaz yakalı olmuş.

ECOM Mühendislik: Yazıcıoğlu'ndaki yerlerinde; Necati Abi, Suna Abla, Ensari Abi, Mahir Çelikkanat hepsi şahsına münhasır çok özel ve güzel insanlardı. Şurada detaylı bahsettim.

Dağbim: Şurada detaylı bahsettik.

Özvatan Bilgisayar: Kadıköy Şifa Yurdu'nun orada NailBey sokakta bir pasajın içinde idi. Osman ve Afşin adlı iki ortak işletiyordu. Afşin tamir işlerine bakardı. Bunlarla da Amiga döneminde tanıştım ve birkaç ay yanlarında çalışmıştım. Fakat dükkanın adı galiba Özvatan değildi. Başka birşeydi ama ben ayrıldıktan sonra Osman ve Afşin ortaklığı bozmuş ve Osman tek başına Özvatan Bilgisayar olarak bir yer kurmuştu. Yanılıyor da olabilirim. Afşin'i de yıllar sonra Kadıköy Migros'un arkasında bir handa bilgisayar tamir ederken görmüştüm.

Probe Elektronik (Lütfi): İlk tanıdığımda Kadıköy Bahariye'de havuzun oralarda bir yerde idi. Amiga'nın disket sürücüsünü tamire götürmüştüm. Sonra muhabbetimiz ilerledi. Sahibi Lütfi Birses eski bir Teleteknik çalışanıdır. Önce Altınoğlu Pastanesi'nin üst katında bir yere taşındı ve sonra da Yazıcıoğlu'na geçmişti. Amiga Dergisi editörü Mahmure Ünyeli ile evlidir. Artık emlakçılık yapmaktadır.

Grand64 (Kemal): Anlatılmaz yaşanır. Birbirinden dikkat çekici tezgahtarları/sekreterleri ile çok değişik bir firma idi.

Tanzimci (Saadettin): Kadıköy Sular İdaresi'nin orada, Bimeks'in karşısındaydı yeri. Son yıllarda önce kolonyacı ve sonra çok kısa bir süre makarnacı olmuştu. Sonra Saadettin Abi aniden ortadan kayboldu ama geçenlerde izini Yalova taraflarında denk geldim. Keyfi yerinde gibi gözüküyordu. Onunla son yıllarda yaşadığım bir macerayı şurada anlatmıştım.

Billur Ticaret: Yine bir dönem yanlarında çalıştığım bir yer. Sahibi Hüseyin adında birisiydi. Bir de yeğeni Zeynel vardı. Ondan bilgili olduğum için beni sevmezdi. Yaramaz bir adamdı :) Yıllar sonra Kadıköy Yazıcıoğlu'nda bir dükkan açmıştı. Billur'un Doğubank işhanında 1. katta mağazası ve 4. kat tamir atölyesi vardı. Atölyedeki arkadaş tek başına çalışırdı. Adını hatırlayamadım ama Halit ya da Halil olabilir. Severdim kendisini. Yıllar sonra Mecidiyeköy'de bir mağazada Hüseyin'e denk gelmiştim. Hem alışveriş ettim hem de biraz sohbet ettik. O 4. kattaki tamirci arkadaşın Tcdd'de kondüktör olduğunu söylemişti. Billur'da çalışırken nerelere ne cihaz kurulumlarına gittim anlatamam. Çoğu da cihazları yüklenip otobüsle idi. Bir tanesinde müşteri oğluna sınıf geçme hediyesi alan bir gazinocuydu. Ortam bildiğin Kurtlar Vadisi :D

Rainbow Bilgisayar: Ortaokul lise dönemini Karaköy'de geçirdiğim için Eminönü tarafına geçtiğimde uğrama fırsatı bulduğum ufak tefek bir dükkandır. Yanlış hatırlamıyorsam 2. şubenin karşısında idi.

Dağ Bilgisayar (Mustafa): Yukarıda girizgah yaparken detaylı bahsettim zaten. Ama şunu atlamışım. Birkaç sene önce bulduğum Amstrad disketlerinden birinin içindeki Dağ Bilgisayar introsunu kurcalarken, Mustafa'nın Egsa Selçuk'a sağlam bir şekilde saydırdığını gördüm. Epey dümdüz gitmiş :)

Agnus Bilgisayar: Caferağa Spor salonu karşısında Commodore Dergisi ile aynı mekanı paylaşıyor gibi kalmış aklımda ama yanılıyor da olabilirim. Yaşlandık artık.

Erman Amiga House: Salıpazarının oralarda Vişne sokakta idi sanırım. Vitrinin boing ball oynar dururdu. Fazla temasım olmamıştı.

Uygar Elektronik: Yerleri Yazıcıoğlu'nun muhtelif katlarındaydı. Sinan Kömürlü ve Bora işletiyordu. İkisi de düzgün insanlardı. 96'da Orion PC showroom'um varken bir gün kapıda bir araba durdu içeri Sinan Abi girdi. Dedim ne iş? Meğer arabanın bagajını ağzına kadar doldurmuş ve gümüş kopya cd satıyormuş. Sinan Abi birkaç sene önce vefat etti. 7-8 sene kadar önce Yazıcıoğlu'ndaki yerlerine uğramıştım. Vitrinde bir A1200 duruyordu. Bora'yı sordum. Üsküdar'daki yerlerinde imiş ve artık sadece PC işlerine bakıyormuş.

Microshow: Elimizde kopya Amstrad kasetleri ile bilgisayarcıları dolaştığımız yıllarda denk geldiğimiz bir yerdi. Erenköy/Tütüncü Mehmet Efendi Caddesi'nin başında, hani şu yanan Mavi Çarşı vardı ya, onun orada İşte kaset maset muhabbeti yaptıktan sonra konu nereden açıldıysa matahari'nin ağzından "garbage collection" kelimeleri döküldü. Ardından işyeri sahibinin tepkisi şöyle oldu: Sen gel bakayım şöyle!

Byte Bilgisayar (Derya Abi): Efsaneler ötesi, kendi şahsına münhasırlığı aşmış, kafası bozuklar kralı, alemde tek tabanca, enteresan bir o kadar da enfes bir insandır. Dergilere kendi ile yapılmış röportaj şeklinde reklamlar vermiş ve bu röportajlarda "çocuklar programlama öğrenin" diye nasihatta bulunmuştur. Tanımayanlara anlatmak cidden zordur. Özel ve güzel bir abidir. 

Beşiktaş ekosistemi ile bir bilemedin iki ziyaret hariç hiç alakam olmadı. 64ler'e de gitmiştim sanırım. Yerler ahşap bir daire gibi kalmış aklımda.

Neyse daha yazsam çok macera ve yer var ama şimdilik yeter. Belki arada editlerim bu mesajı :)