Retrojen Forum
Retro Sistemler => Amiga => Konuyu başlatan: Alco - 03 Haziran 2011, 22:41:49
-
Efsanevi Amiga oyunlarının efsanevi programcısı Ronald Pieket Weeserik ile güzel bir söyleşi gerçekleştirmişler. Adamın hayat hikayesi de bir enteresan. Speccy ile başlamış ve sanki Emrah modunda "işsiz kalmamak için coder oldum abi" tadında devam etmiş. Bir de ortalamaya göre biraz yaşlı sanırım. Onu efsane haline getiren oyunları:
***Silkworm - Code
***Ninja Warriors - Code and music
***St Dragon - Some sound effects
***SWIV - Code and design
***Rodland - Code and music
***Q-Bic - Code, graphics, music and sound
http://www.codetapper.com/amiga/interviews/ronald-pieket-weeserik/ (http://www.codetapper.com/amiga/interviews/ronald-pieket-weeserik/)
22 Ağustos'dan sonra bakarsın 80lere döneriz diye ekte screen capture olarak da koydum. En azından kağıda basıp WCde dergi tadında okunabilir. Bundan sonra URL linklerini böyle atmayı düşünüyorum. Retrojen'e girilebildiği müddetçe işe yarar bir taktik!
***Dosya boyutu fazla geldi. Daha sonra eklerim :)
-
Silkworm'u tek jetonla (amigada credit kullanmadan yani) hem de jeep ile bitirebilen güruhtan olmamın tek sebebi, Silkworm'un amiga versiyonunun arcade'inden çok daha eğlenceli, çok daha dengeli olmasıdır. Müziği, grafikleri zaten süper, ama kodcu bakış açısından, oyunun onlarca merminin (bazen yüzü buluyordur, özellikle son bölümde) yanı sıra koca koca parçalardan oluşan ara patronları problemsiz göstermesi, hatta bir sonraki dalgada saldıracak helikopterlerin arkaplanda slüet olarak minik minik yaklaşıyor olması detayını da eklemeden geçmemiş olmaları önemlidir. (bu cümleyi çözmek puzzle yapmak gibi olacak eheh)
Yanlız adamın maharetlerine bakınca aklıma nightlord geldi :D code, code& music, code & design, gfx, music&sound :D
Boş vakitlerinde barlarda gitar da çalıyorsa tamamdır. Bir de duyduğum kadarıyla Weeserik'in çıkarmadığı bir dergi varmış. Cuk.
-
Harrier Attack (http://www.worldofspectrum.org/infoseekid.cgi?id=0002241) gibi kült bir oyun dururken Silkworm'a böyle şaheser muamelesi yapman enteresan :)
Yanlız adamın maharetlerine bakınca aklıma nightlord geldi :D code, code& music, code & design, gfx, music&sound :D
Boş vakitlerinde barlarda gitar da çalıyorsa tamamdır. Bir de duyduğum kadarıyla Weeserik'in çıkarmadığı bir dergi varmış. Cuk.
Böyle one man army türü adamların, diğerlerinin içindeki şevkin kırılmaması için ortadan kaldırılması lazım :)
-
Harrier Attack (http://www.worldofspectrum.org/infoseekid.cgi?id=0002241) gibi kült bir oyun dururken Silkworm'a böyle şaheser muamelesi yapman enteresan :)
Kulvarlar farklı, biri 8bit diğeri 16.
-
Adam Speccyci işte! Almış 8bit Harrier Attack'i yapmış 16bit Silkworm...
-
vaaay Ninja Warriors. Aman yarabbi koptum gittim....
Arkadaslar sene 1990 Subat. ben yillardan sonra C64'u almak uzereyim. Daha bilgisayari almadan hazirlik olsun diye 90 Ocak ve subat aylarinda Commodore dergisinin 47. ve 48. sayilarini aldim. 48. sayida Ninja Warriors tanitimi vardi. Ben o sirada oyunlara bakip hangisi Amiga hangisi C64 diye hemen kontrol ederdim. Tabi once resimlere bakip vaoooow ne sahane bi oyuna benziyo dedigim her oyun Amiga oyunu cikardi (kalles teleteknik amiga satmaya calisiyordu o yillarda tabi). Ama arada bir C64 oyunlarindan guzel olanlara bakip "olsun iste 64'te guzel" falan derdim kendi kendime.
Iste o Ninja Warriors tanitimini hikaye okur gibi 50 kere okumustum. o iki sayi icindeki favori oyun tanitimimdi. Tabi bi de 47. sayida adventure bolumunde ya Deja Vu ya Borrowed Time'dan ikisinden biri vardi (hem de c64) ona da cok bayilmistim.
Bir de 47. sayida C64 ile masaustu yayincilik yazisi vardi. Lazer printerlardan, sayfa duzeninin nasil yapilmasi gerektiginden, font seciminden falan bahsediyordu (ceviri yaziydi tabii ki)
Aah ah ilginctir ki, bugune kadar elimde bunca imkan olmasina ragmen, ne Ninja Warriors'u, ne Borrowed Time'i ne de Deja Vu'yu bir kere bile oynamadim. Commodore'u ilk aldigimda Ankara'daki bilgisayarcilarda aramistim bu oyunlari ama bulamamistim. Sonra da unutmusum
-
Aah ah ilginctir ki, bugune kadar elimde bunca imkan olmasina ragmen, ne Ninja Warriors'u, ne Borrowed Time'i ne de Deja Vu'yu bir kere bile oynamadim. Commodore'u ilk aldigimda Ankara'daki bilgisayarcilarda aramistim bu oyunlari ama bulamamistim. Sonra da unutmusum
Aaah, nightlord, nija warriors'u galleria fame city'de arcade olarak oynamış sonra da amigadaki conversion'unun rezilliğinden dolayı 3-5 denemeden sonra bırakmış bir adam olarak hiçbirşey kaçırmadığını gönül rahatlığıyla söyleyebilirim. Fakat "Deja Vu" için aynı şeyi söyleyemeyeceğim. Ben o oyunu amigada oynamıştım, ve daha önce 8bitlerde oynadığım adventure'lara benzemiyordu. Drag&drop falan, süper grafikler, beynime işlemiş işte. Sonra bu oyundan aldığım gazla başta Magnetic Scrolls'un Corruption'ı olmak üzere, KGB, maupiti island,mortville manor, crime city gibi bütün suç dramalarını oynamıştım. Tabii bu ilerleyen yılalrda adventure tutkum perçinlenerek arttı çünkü ortamda mac gibi sağlam bir katalizör mevcuttu. Sonra zaten adventure çağı başladı adeta, delphine, lucas arts, sierra, core design, cinemaware, infogrames, horrorsoft point&click olayına gaz verirken, infocom ve magnetic scrolls text adventure'larda son noktaya ulaşmışlardı. (Hatta benim de yazmış olduğum bir text tabanlı adventure oyunu var-eheheh)
Sonuç, Deja vu güzeldi yav :)