BBC Micro tarihçesine dair yeni bir kitap...

[witchdoktor]

BBC Micro tarihçesine dair yeni bir kitap; Now the Chips Are Down: The BBC Micro (Platform Studies), Alison Gazzard tarafından hazırlanmış. BBC Micro, BBC telekomünikasyon kurumu ile Acorn şirketi tarafından ortaklaşa hazırlanmış bir cihaz. Bu kitapla birlikte hem bu işbirliğinin öyküsünü, hem de İngiltere'de mikrobilgisayarların yaygınlaşma sürecine dair tarihçeyi okuyorsunuz...

[Alco]

Yahu bu mesajı ilk yolladığında da, ekte pdf var mıydı yoksa sonradan mı ekledin? Ben yeni farkettim de, nöron kaybım ne seviyede onu anlamak istiyorum.

Hazır BBC demişken Micro Men linki vermeden geçmeyelim.

http://www.youtube.com/watch?v=hco_Av2DJ8o&t=21s

[witchdoktor]

@Alcofribas

İlk yolladığımda olmasa da birkaç dakika sonraki düzenlemede pdf'i de ekledim. Başta boyut sorunu olabilir diye eklememiştim ama sınırı aşmıyormuş. Bu hafıza sorunu Ref'deki kadar olmasa da (!) hepimizde var, belki de kimilerine göre anlamsız, boş iş olarak kabul gören bir sürü bilginin kafamızı meşgul ediyor olmasındandır...

Ben şahsen Your Computer ve Eğitimde Bilgisayar dergilerinin de etkisiyle BBC Micro hayranıyımdır. Bu kitap sayesinde BBC'nin 'Computer Literacy Project' girişiminin ve bunun bir parçası olan BBC Micro'nun önemini daha iyi kavradım. Adamların 80'li yılların başındaki vizyonunu biz hala yakalamıyoruz, inşaat, beton ve imar-iskan rant safhasını aşamıyoruz...

http://www.bbc.co.uk/blogs/aboutthebbc/entries/aa6274eb-818e-4c96-848f-2a4b15a9dd98

http://www.naec.org.uk/organisations/bbc-computer-literacy-project/towards-computer-literacy-the-bbc-computer-literacy-project-1979-1983

[Alco]

Ben şahsen Your Computer ve Eğitimde Bilgisayar dergilerinin de etkisiyle BBC Micro hayranıyımdır.

Şimdi günlerden perşembe olsa... Ve her perşembe olduğu gibi biz okuldan erken çıkmış olsak... İskelede vapuru beklerken dergiciye girsem ve Your Computer, Elo, PCW, Eğitimde Bilgisayar gelmiş mi diye baksam... Artık ne yakalarsam alsam... İçimde çocuksu bir mutluluk ve heyecanla eve gitsem... Dergilere gömülsem... Hem zaten yarın da cuma, haftasonu geldi bile... İster misin bir de kar tatili olsun...

http://www.youtube.com/watch?v=bVWnjHFHrzE

Bu kitap sayesinde BBC'nin 'Computer Literacy Project' girişiminin ve bunun bir parçası olan BBC Micro'nun önemini daha iyi kavradım. Adamların 80'li yılların başındaki vizyonunu biz hala yakalamıyoruz, inşaat, beton ve imar-iskan rant safhasını aşamıyoruz...

Vizyonsuzluk diyip geçilemeyecek kadar büyük bir sorun bu. Zararını ise hesaplamak çok güç. Hele tali zararlarını da hesaba katarsan. Bunun sebebi üstüne yüzyüze konuşalım sonra. Kuvvetle muhtemel bir yere varamayıp, körler sağırlar birbirini ağırlar durumu olur ama olsun

[matahari]

Bu kitap sayesinde BBC'nin 'Computer Literacy Project' girişiminin ve bunun bir parçası olan BBC Micro'nun önemini daha iyi kavradım. Adamların 80'li yılların başındaki vizyonunu biz hala yakalamıyoruz, inşaat, beton ve imar-iskan rant safhasını aşamıyoruz...

Vizyonsuzluk diyip geçilemeyecek kadar büyük bir sorun bu. Zararını ise hesaplamak çok güç. Hele tali zararlarını da hesaba katarsan. Bunun sebebi üstüne yüzyüze konuşalım sonra. Kuvvetle muhtemel bir yere varamayıp, körler sağırlar birbirini ağırlar durumu olur ama olsun

Keşke sorun, dayatılan bilişim politikalarının kültür yerine rant odaklı olmasıyla sınırlı kalsaydı. Maalesef yara çok daha derin!

Birkaç gün önce İstanbul Kültür Sanat Vakfı'nın (İKSV) kültür politikaları çalışmaları kapsamındaki altıncı raporu "Kültür-Sanatta Katılımcı Yaklaşımlar" başlığı ile yayımlandı. Raporun 30. sayfasından alıntılıyorum;

"İPSOS’un 2016’da Türkiye çapında gerçekleştirdiği araştırma sonuçlarını içeren Türkiye’yi Anlama Kılavuzu’na göre toplumun %49’u hiç sinemaya gitmemiş; %39’u hiç kitap okumuyor; %66’sı konser, tiyatro ya da opera gibi herhangi bir etkinliğe katılmamış; %81’i hiçbir enstrüman çalmıyor; %57’si video, VCD, DVD ya da internet üzerinden film veya dizi izlemiyor; %47’si dergi okumuyor; %86’sı bir hobi kursuna hiç gitmemiş. %85 ile en sık yapılan etkinliğin televizyon izlemek olduğu görülüyor."

Aynı raporun 32. sayfasındaki değerlendirmelere göre;

"Diğer yandan Türkiye’de 15-24 yaş grubundaki gençlerle yapılan boş zaman değerlendirme anketlerine (TÜİK 20142015) göre gençlerin en sık gerçekleştirdiği faaliyetler arasında televizyon izlemek (%93,9) ve sosyal medyada zaman geçirmek (%56,4) yer alıyor."

Kaynakça:
http://www.sanatatak.com/view/kultur-sanatta-katilimci-yaklasimlar
http://cdn.iksv.org/media/content/files/KulturSanattaKatilimciYaklasimlar.pdf

[Ref]

...Thatcher'ın "ahanda bu dümmeye bas" dediği anda, kendisinin de olayla ilgisi olmadığı ses tonuna yansıyan video...

Bu videonun çekildikten sonra başbakan zenko suzuki, koşarak japonyaya döner ve bill gates'i koluna takarak MSX'i yapmaya başlar.

Tam da aynı günlerde (eylül 1982) Kenan Evren darbe yapmakla uğraşmaktadır. Ülkeye bu şekilde teknolojik devrimi getirmek daha uygundur.

[Alco]

Ortaya belgeler, kaynakçalar saçılmış ve matahari coşmuş madem...

1-) Bahsedilenin aksine gençlerimiz, hem teknolojiyi dibine kadar kullanıyor, hem de ne yardan geçiyor ne de serden.



2-) Anketlere ne kadar güvenilir? Hem belki de sorun kafası karışık örneklem seçimindedir.



3-) İşte bütün mesele bu! Mu acaba?

Bu videonun çekildikten sonra başbakan zenko suzuki, koşarak japonyaya döner ve bill gates'i koluna takarak MSX'i yapmaya başlar.

Tam da aynı günlerde (eylül 1982) Kenan Evren darbe yapmakla uğraşmaktadır. Ülkeye bu şekilde teknolojik devrimi getirmek daha uygundur.

O zaman emin olmak için hep beraber arşivlere dalalım: 88 Yıllık Dev Gazete Arşivi 1917-2007

[Ref]

Matahari'nin başlığını görmemişim arada. Durumumuz içler acısı gerçektende. Bu arada "%39'u hiç kitap okumuyor" derken, bu ne şahane bir rakam, demekki metrobüste beraber gittiğim 100 kişinin 60'ı kitap okuyor.

O zaman emin olmak için hep beraber arşivlere dalalım: 88 Yıllık Dev Gazete Arşivi 1917-2007

Arşiv düşündüğümden küçük çıktı her yılın önemli olayları seçilmiş sanırım. Neyse, 82 yılının kasım ayında böyle bir manşet var, bilgisayar okuryazarlığı yaratmak için bundan iyi ne yapılabilir ki?



edit:
Micro Men'i bir daha izlediğimde Clive'ın bayağı kötü bir adam olarak, Chris Curry'i ise iyi niyetli bir girişimci olarak gösterildiğini gördüm. Hahah, gerçekten de Sir Clive feci bir adamdır Fakat herşey bir kenara, Neden Margaret BBC micro'yu değil de, dandik zx spectrum'u gösteriyor japon başbakanına anlamadım. Taşıması kolay olsun diye mi böyle bir karar almışlar?